1 Aralık 2014 Pazartesi

HeLe Bakın Kim GeLmiş....!


Putin Efendi geldi bugün devvasa saraya..
Merak etmiş tevekkeli... Ya da dünya bir görsün ihtişamımızı dediler..
Ne karşılandı ama.. Gurur duydum atlılarımla, ihtişamımızla... :/
Haketti ama adam...
Dünyaya meydan okuyup soykırımlarıyla, işgalleriyle borusunu öttürüyor.. Ona da böyle karşılama konuk etme yakışırdı..
Birileri toplanacaktı Kızılay'da tepki için,  haber alınamadı ekipten.. Engellendiler mi bilİnmez.?...
Ben de gitmedim gerçi..(İsyaan..)
Kırım halkı Diaspora' dan Putin' e "Go Home "diyecekti..
Bir avuç insan kendi çapında protesto edecekti. Bizimkilere de Putin'ede çok ta fifiydi gerçi..
Baş nereye gidiyorsa ayaklar da peşinden gitmek zorunda değildi elbet.. Kendileri bilirdi..



Çekimlerde gördüm tüm kabine  hayranlıkla bakıyorlar Putin'e gülümseyerek.. Adam güvenip araçlarımıza bile binmedi. Kendi zırhlı aracına binip gezdi..
 Papamızı aldık gittik, Putin de el salladı ardımızdan...
Günün tek avuntusu Merzifon'da düşen F 16 nın pilotunun sağ kurtarılışydı. Umarım devlet malına zarar vermekten sicili bozulmaz...

Bunca kinayeden sonra tek içimden geleni  paylaşmak isterim, Rusya dolaylarından gelip te bu vatanda ihtişamla karşılanacak tek Lider Abdülcemil KIRIMOĞLU dur....
Kırım ağlıyor Türkiye UYUMA!



17 Kasım 2014 Pazartesi

KaranfiL Bed Renk OLur.


Kınıfır (Karanfil) bed renk olur ,
Aşka düşen denk olur .
İsterem başına gele ,
Göresen ne renk olur ...

Yar uzakta gözüm görmez gülüm aman ,
Uzatıram elim yetmez .
Hasretini çektiğime 
Sözlerim çok dilim dönmez .

Kınıfır bed renk olur ,
Aşka düşen denk olur .
İsterem başına gele 
Göresen ne renk olur .

Kan gelir her gözyaşımdan gülüm aman 
Ne çektim cahil başımdan 
Tutacak dalım kalmadı .
Ağlaram can ataşından..


15 Kasım 2014 Cumartesi

Benim Gidesim Varmış...

Verdiğin acıdan değil zaten içesim varmış
Uyku tutmuyor değil sabahı göresim varmış
Suç sende değil çekip gidesim varmış
Kal demek kolay değil elin havada kalmış 
Gidiyorum yolcu et unutacağız elbet
Bu şehir bu sonbahar artık sana emanet 
Gidiyorum yolcu et unutacağız elbet
O günler o ilkbahar hiç yaşanmadı farzet
Verdiğin acıdan değil benim gidesim varmış... 

10 Kasım 2014 Pazartesi

Dost DeĞiL....


Dost Değil.. Dost Değil...
Dost Görünür Feleğim...
Yaralı Yaralıdır.Yare Yaralı Yüreğim...


Urfalı Sevmiş Doğrudur Güzelim...
Senin De Gönlün Var...
Al Yanaklı Yar...

Sen Vuralı Yaralıyam ..
Gün Be Gün Sararıyam ...

El Çektin Benden,
Vurdun İnceden,
Sen de Sevmiştin Sakladın Benden...
Anlamadım mı; Fayda Yok Senden
Dost Değil.. Dost Değil...
Dost Görünür Feleğim...
Yaralı Yaralıdır, Yare Yaralı Yüreğim
...

Urfalı Sevmiş Doğrudur Güzelim...
Senin De Gönlün Var...
Al Yanaklı Yar...

Gül Verin Öksüzüme..
Al Gülünü Tak Göğsüne...
Koy Yüreğinin Üstüne..
Can Versin Can Tenine..

Köz Var Sinemde..
Sır Var Sözümde..
Sözümün Sırrı Yarin İsminde..
Sevda'lım Bu Sır Sendedir Sende..
Arif'im Bu Sır Bendedir Bende..

Dost Değil.. Dost Değil..
Dost Görünür Feleğim..
Yaralı Yaralıdır
Yare Yaralı Yüreğim..
Urfalı Sevmiş Doğrudur Güzelim..
Senin De Gönlün Var..
Al Yanaklı Yar..

 Kazancı Bedih' ten dinle....

2 Kasım 2014 Pazar

Olmaya Devlet Cihanda Bir Nefes Sıhhat Gibi


Usta terzi dar kumaştan bol gömlek diker 

Doğru tartan esnaf rahat huzurlu gezer 

Eğrinin ve doğrunun hesabı mahşerde 

Dünyada biraz huzur her şeye bedel 

Sağlığın nasıl gülüm sen ondan haber ver 

İlaç neye yarar vade gelmişse eğer 
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi 
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi

Han senin hamam senin konaklar senin 
Tarla senin çiftlik senin bağ bostan senin 
Diyelim ki dünya malı tümünden senin 
Ağız tadıyla yersen bir şeye benzer 
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi 
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi

Barış der biraz tuzum ekmeğim olsa 
Buz gibi pınar suyundan bir testim olsa 
Bir de şöyle püfür püfür bir çınar gölgesi 
Kaç kula nasip olur ki keyfin böylesi 
Bir lokma ye, bir yudum iç, bir oh çekiver 
İlaç neye yarar vade gelmişse eğer

"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi 

Olmaya devlet cihanda 'bir nefes'  sıhhat gibi.."
Kanuni Sultan Süleyman

Barış'tan dinlemek en keyiflisi idi.. :)
DİNLE...
https://www.youtube.com/watch?v=r-bLfrp-qEA



29 Ekim 2014 Çarşamba

SOĞUK BİR AĞAÇ GÖLGESİ


 Ekim ' 2014

Yol boyu anlamsız gözlerle etrafıma baktım. Bakışlarım benden uzakta, sana yakın dalmıştı maziye. Sessiz sedasız yol beni senden alıp, yalnızlığa getiriyordu. Otobüs yaşadığım şehirden bedenimi  uzaklaştırırken, ruhumu bana yakınlaştırıyordu sanki.

 Kendimle baş başa kaldım. Sessizliğin sesini dinlemek istiyordum… Sessizlik bestesini ayrılık makamından dinlemek de varmış kaderde. Kaderin kederine, yalnızlık makamından eyvallah diyerek yola koyuluyorum. Susarak özlüyorum…

Neden sonra dere kenarında ki ağaç gözüme takılıyor. Koca bir tarlanın ortasında yalnız, mağrur, dimdik duran bir ağaç. Öylesine bir duruşu vardı ki ona bakan her nazarla konuşmak istiyordu sanki.
 
Konuşuyordu konuşmasına da zahire aldanmayın, bir dokunun bin ah işitin der gibi  duruyordu. 

Sende dinle ey yolcu bu ahı …
Her gelen gölgemde konaklar, dinlenir yoluna öyle devam ederdi. Gelen misafiri hoş geldin ile ağırlar, güle güle ile uğurlardım. Sırtlarını gövdeme dayar, yorgunluklarını bana, huzuru kendilerine alır yola öyle devam ederlerdi.  Kurda, kuşa kucak açar ev sahipliği yapardım.

Yapardım yapmasına da arkasına dönüp bir el sallanmak zor gelirdi her gidene…

Güz gelir, yapraklarım dökülürdü. Esen rüzgar dallarımı kırar gene de  gönül koymazdım. Ben buradayım devr-i mevsimde gene beklerim der yolcu ederdim rüzgarı. Kış gelir iliklerime kadar üşür, yağan kara hiç sitem etmezdim. Baharın geldiğini önümden akan derenin taşmasından anlardım. Doğduğum yerden beni söküp almasın diye köklerimle öylesine sarılırdım ki toprağa, halime nisan yağmurları ağlardı her defasında… Baharın yorgunluğunu, güneşin sıcaklığı dindirir miydi bilmem ama hayatım bundan ibaretti… Kaderin yazdığı senaryo benim için buydu.

Sessizliğim itaatim, sukütum takdire rızamın adı olmuştu…

Ey yalnızlığı koynunda besleyen ağaç… Duruşun, heybetin ne çok şey anlatmakta bu yolcuya. Hayat yolunun kenarında, tıpkı senin gibi yalnız kaldım bende. Her gelen dert mevsiminden payıma düşeni aldım. 

Aldım almasına da senin kadar dik durmayı beceremedim şu hayatta.

Sonbahar yapraklarımı döktü diyorsun. Hazan benim için de hep hüzün mevsimi oldu. En sevdiğim, çok sevdiğim, canımın canı bu mevsim toprağın bağrına düştü. Senin yaprakların sararıp düşmüştü yere, benim toprağın bağrına düşen yaprağım yemyeşildi üstelik. Cahit Sıtkı ne güzel söylemiş;

"Neylersin ölüm herkesin başında. 
Uyudun uyanmadın olacak. 
Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında? 
Bir namazlık saltanatın olacak. 
Taht misali o musalla taşında."

Dallarına kar yağarmış her kış. Benim kışım ise hiç bitmiyor ki. Saçlarıma yağan kar, dört mevsime inat erimiyor. Toprak nisan yağmurlarına,  ben günahlarımı yıkayacak gözyaşı yağmurlarına hasretim. Sen baharın gelişini cemrenin düşmesinde, nevruzun ateşinde ararsın. Oysa ben bir bakışın, tebessümle gönle düşmesinde beklemekteyim baharı. Can evime düşen  o nazar, baharın muştusu olacak benim için… Nevruz ateşine, sevda türküsünün eşlik edeceği bahar bayramını bende senin kadar özlemekteyim. Beklemekteyim.

Beklemekteyim beklemesine de düşen ateş, yanan yürek olunca yüksek dağların başı gibi duman eksik olmuyor ömrümde…

Kader dedin… Yazılanı yaşıyoruz dedin… Üç günlük dünya filminin son sahnesindeyiz dedin ey ağaç...

Dün, bugün, yarın… Dün gitti. Yarın meçhullerde.
Elimde kalan tek sermayem bugün...

Bugün; yaşıyorum.
Bugün; yolcuyum
Bugün; dünden uzak yarına yakın, sana geliyorum.
Bugün; dünden aldığım nefesle yarına ölüyorum...

Ve ben her gün sensiz böyle yaşıyorum.



23 Ekim 2014 Perşembe

LiLi MarLen - 2-

Merhaba güzel dost.. ;)
Ne yazalım?
Birikmişliğim çok ama Mevlana 'nın söylediği gibi hersöze verecek bir cevabım var ama yatınca aklıma geliyor...
O hesap yazmaya karar verince kaldım böyle farı gören geyik gibi...
Neyse buluruz bişeyler elbet..
Bu çernobili çok kafama takıyom.. Kaç nesil telef oldu sayesinde. Çevreci elbet Luck.,
Bazen işyerimin önünde eylem yapan green peascilerin arasına katılmak istiyorum sabahları. İşe giderken onlar pankart  ve slogan atarken dur ya la bit git karış arasına şunların derim. ama yapamam. nafaka başka bişey hafız...
Somaya gelecek olursak hala yanmadayım. Kömür oldum. Üzüntüden.
Anlaşıldı bugün duygusalım bu LiLi MarLen sitemli duygusal geçecek...
Ama çok pis kafayı dağıtır, beyinleri bulandırırım ;)
Mesela bu taksicilerin meslek ahlakına hastayım . Yeminle bu ahlakı ben hiçbir meslekte görmedim.
Butonun önünde bekliyoruz bebe belik,
Taksi geliyor butona bastınız mı apla diyor.. yoo diyorum
İyi ozaman başkasının ekmeğinin günahına girmeyeyim buyurun diyor..
Vay arkadaş diyorum
Böyle görmedim ki ben işimde . herkes arap sabunu döşer ayakaltlarımıza.
Ne olacaksa sanki? Vekil mi olacan?
Bundan 8 sene önce bir taksicinin son ölüm anını izlemiştim. Takside müşteri parasını vermek istememiş. Adamı bıçaklayıp yaralamış.. Balkondaydık gözümün önünde can verişini gördüm.. Sorgu yaptı polis ifade verdik, katili bulunamadı. Hatta Ankara'da olay ertesi iki gün sonra çok büyük bir taksici eylemi oldu.. Bu tutkunluğu hiçbir meslekte görmedim.. Saygılarımlaa.
Konuyu dağıttım ama yine duygusal dağıttım hafız inceden idare et..
Gerçek dostlar vardır, küsersin trip atarsın sonra aylar geçer yok yerden bi anda uğrarsın yanına, o da seni gönülden triple karşılar. küssen gideyim dersin, bakarız otur der.. Sonra şakalar espriler, dertleşmeler.. Murat ta öyledir benim için. Can dostum , kardeşimdir, Allah başımdan eksik etmesin..
Riyakar insanlara hiç girmesek mi derim? Girelim yav, lafı söyleyipte kaçanlardan hoşlanmam.
Allah onları bildiği gibi yapsın...
Bu kadar yeter fazlası değmez zaten...
Vayy Luck'ta taşı gediğine koyarmış.. şaka gibi trip atan Luck.. :) Hiç alışkın değilim.. Hayat..
Neyse canlar benden İlk kez duygusal bir LiLi MarLen çıktı..
Sevdim sizi..
mesajlarına cevap yazma fırsatı bulamadığım beni onore tüm takipçilerime teşekkürler,  özellikle,sevda, ali ç, ferhat, sevgili öznur, derin, faik abasıfaik... en kısa sürede döneceğim...
bir ara uğrarım..
Sevgiyle..